Makale

Whatsapptan bilgi almak ister misin?

Mesajınızı whatsapp üzerinden bırakın. En kısa sürede size bilgi verilecektir. Teşekkürler!!!
Whatsapptan yazmak için Devam Edin

Değerli kardeşimiz,

Esasen konuya iki açıdan bakılmasında fayda vardır:

Ayetlerden ve Allah’ın isimlerinden yapılan vefklerin ( tesirli dua) şifalı olduğuna inanıyoruz. Vefkler, belli yazım kuralı olan ve belirli ayatlerin, isimlerin belirli oranlarda yazılarak veya okunarak işlendiği bir (dua) metodudur.

Nitekim, müzelerde tılsımlı gömlek olarak tarif edilen gömleklerde, bu tarz vefkleri görmemiz mümkündür. Yine havas kitabında da bu konular işlenmiştir.

Ancak vefkler konusunda doğruları yanlışlardan ayırmak çok zor olduğu gibi, daima istismara müsait bir konu olmuştur. Bu açıdan konunun uzmanı olmayanların, böyle şeylerle meşgul olumasını asla tavsiye etmiyoruz.

Nasıl ki, tıp ilmini almamış birinin eline neşteri alıp “ben de ameliyat yapabilirim”, diyerek ameliyat yapması hastanın yaralanmasına, hatta ölmesine neden olduğu gibi, havas ilmine hakim olmayan birinin tedavi maksatlı gelişi güzel bunları kullanması ve yazması da doğru değildir, müdahaleye hakkı yoktur. Büyük bir mesuliyete ve vebale girmiş olur.

Dua Okumak ve Yazıp Üzerimizde Taşımak

İslâm fıkhı âlimleri, zararı gideren şeyleri üçe ayırmışlardır: Birincisi,açlık için ekmek yemek ve susuzluk için su içmek gibi kesin olanlarıdır.İkincisi, tıbbî tedâvilerin bir kısmı gibi muhtemel (maznûn) olanlardır ve üçüncüsü de, okuyarak tedâvi gibi, etkisi ihtimalli olanlardır.

Zararı gidereceği kesin olan şeyi kullanmak farz ve onu terketmek haramdır. Muhtemel olanı yapmak iyidir. Ancak onu terketmek haram değildir. Üçüncü türünü yapmak da caizdir. (Elmalılı Hamdi Yazır, Hak Dini Kur’ân Dili, İstanbul 1970, IX/6395 vd.).

Dolayısıyle İslâm’a göre nazar, korku ve benzeri bazı psikolojik hastalıklar için sûre, ayet, hadis ve duaları okumak ve yazıp bir yere asmak caiz kabul edilmiştir.

Her şeyden önce İslâm dini, insan sıhhâtinin korunmasına ve hastalandığı zaman tedâvî görmesine son derece önem vermiştir. Ebu Hureyre, İbn Abbâs ve İbn Mes’ûd’tan rivâyet edildiğine göre, birisi Hz. Peygamber (asm)’in huzuruna gelerek, “Ya Rasûlallah, gerektiğinde tedâvi olalım mı?” diye sormuş. Hz. Peygamber (asm) bu soru üzerine şöyle buyurmuştur:

“Ey Allah’ın kulları tedâvi olunuz. Yüce Allah ihtiyarlığın dışındaki her hastalığın şifâsını da yaratmış.” (Buhârî, Tıb, 1; Tirmizî, Tıb, 2)

Ebu Sâîd kanalıyla rivâyet edilen bir hadiste, Hz. Peygamber (asm)’in muavvizeteyn (Felak ve Nas) sûreleri nazil oluncaya kadar, insan ve cinlerin nazarlarından Allah’a sığındığı açıklanmaktadır. (Tirmizî, Tıb, 16; İbn Mace, Tıb, 33).

Hasta olan bir insanın dua etmesi ve okuması câiz olduğu gibi, salih kimselere bunu yaptırmak da câizdir. Hz. Aişe (r.a)’dan şöyle rivâyet edilmiştir:

“Hz. Peygamber (asm) hasta olan akrabalarının üzerine okuyarak sağ eliyle onları sıvazlar ve şöyle derdi:

“Ey Allah’ım, ey insanların Rabb’ı, şu hastalığı götür, şifâ ver, şifâ veren sensin. Senin vereceğin şifâdan başka şifâ yoktur. Hastalığı ortadan kaldıracak bir şifâ ver.” (İbn Mace, Tıb, 35, 36).

Bu ve benzeri rivâyetlere göre, okuma ve yazma sûreti ile tedâvî caizdir. Ancak bunun için bazı şartlar vardır. 

Bu şartları şöyle sıralamamız mümkündür:

1. Okunan ve yazılan şey sûre, ayet, hadis veya manası anlaşılan dua olacak.

2. Manası bilinmeyen bir takım isim, harf, resim ve işâretler kullanılmayacak.

3. Tıbbi tedâvide olduğu gibi, burada da şifâ verenin yalnız Allah olduğuna inanılacak; O’ndan başkasından hiç bir şey umulmayacaktır.

4. Ayırma, iflas ettirmek için bir kişinin kötülüğüne yapılmayacaktır. (Elmalılı Hamdi Yazır, Hak Dini Kur’ân Dili, IX/6397).

Dikkat edilecek diğer bir husus da, muska yazarken veya yazdırırken, İslâm’a aykırı olan her şeyden uzak durmak gerekir. Ölçü İslâm ve niyet Allah’ın rızası olmalıdır.

Âlimlerin çoğunluğu, okuma veya yazma yolu ile tedâviden ücret almayı câiz görmüş, bunu haram kabul etmemişlerdir. (Tirmizî, Tıb, 20; el-Aynî, Umdetu’l-Kari, V, 647)

Yukarıdaki şartlara uygun olarak yazılan muskaları kullanmak ve taşımak caizdir, İslâm dini açısından herhangi bir sakıncası yoktur; fakat bu şartlara aykırı olarak yazılan ve taşınan muskalar, kesinlikle yasaklanmış, haram kabul edilmiştir.

Not: Vefk kökünden gelen tevafuk kelimesi vardır.

Osmanlı İmparatorluğu döneminde padişahların giydiği kaftanların ve zırhların üzerinde çeşitli ayetler ve esmalar olduğu bilinmektedir. Bunlarda bir çeşit vefk örneğidir.

Osmanlıda vefk ve vefkli gömlekler ile ilgili daha detaylı bilgi için tıklayın.

Vefk siparişi vermek ister misiniz??

Vefk siparişi verebilmek ve kargo bilgilerinizi alabilmemiz için form doldurmanız gerekir. Sipariş formu verebilmek için Devam Edin

error: emeğe saygı lütfen !!