Esma'ül Hüsna ile ilgili en detaylı bilgi kaynağı…
Sureyi Dinle[Surenin yüklenmesi için lütfen bir kaç saniye bekleyin.]
Rahman ve Rahim olan Allah’ın Adıyla
1- O muhakkak gerçekleşecek olan (kıyamet sonunda gerçekleşecektir).
2- Nedir o muhakkak gerçekleşecek olan?
3- O gerçekleşecek olanı (kıyameti) sana bildiren nedir?
4- Semûd ve Ad, hırpalayıcı olanı (kıyameti) yalan saydılar.
5- Bu nedenle Semûd’a gelince, haddinden fazla (korkunç bir gürültü) ile yıkıma uğratıldılar.
6- Ad’a gelince, onlar da önünde durulmaz, dondurucu bir rüzgârla yıkıma uğratıldı.
7- (Allah) Onu, yedi gece ve sekiz gün, aralık vermeksizin onların üzerine Musallat etti. Böylece o kavmin, orada sanki içi kof hurma kütükleriymiş gibi çarpılıp yere yıkıldığını görürdün.
8- Şimdi onlardan hiç arta kalan (bir şey) görüyor musun?
9- Firavun (kavmi), ondan öncekiler ve yerle bir olan şehirler (halkı da hep) o hata ile geldiler.
10- Böylece Rablerinin elçisine isyan ettiler. Bu yüzden onları, şiddeti gittikçe artan bir yakalayışla yakaladı.
11- Şüphesiz su taştığı zaman, o gemide biz sizi taşıdık.
12- Onu size bir ibret yapalım ve belleyen kulaklar onu bellesin diye (taşıdık).
13- Artık sura tek bir üfürülüşle üfürüleceği
14- Yeryüzü ve dağlar yerlerinden oynatılıp kaldırılacağı, ardından da tek bir çarpma ile birbirlerine çarpılıp parça parça olacağı zaman.
15- İşte o gün, bir gerçek olan kıyamet artık gerçekleşmiş olur.
16- Gök yarılır, o gün çökmeye yüz tutmuş olur.
17- Melekler onun (göğün) etrafın-dadır. O gün, Rabbinin (ilim) arşını onların (varlıkların) üzerinde sekiz kimse yüklenir.
18- Siz o gün (hesap için) sunulursunuz; hiç bir sırrınız gizli kalmaz.
19- Artık kitabı sağ eline verilen kişi ise, «Alın, kitabımı okuyun!» der
20- «Çünkü ben, gerçekten hesabıma kavuşacağımı biliyordum.»
21- Artık o, hoşnut bir yaşam içindedir.
22- Yüksek bir cennette
23- Devşirilecekleri (meyveleri) pek yakındır.
24- «Geride kalan günlerde, peşinen işlediklerinize karşılık afiyetle yiyiniz, içiniz.»
25- Kitabı sol eline verilen (var ya), o da der ki: «Bana keşke kitabım veril-meseydi!»
26- «Hesabımı da hiç bilmeseydim!»
27- «Keşke o (ölüm her şeyi) kesip bitirseydi!»
28- «Malım bana hiç bir yarar sağlayamadı!»
29- «Güç ve kudretim de yok olup gitti!»
30- «Onu tutuklayın, hemen zincirleyin!»
31- «Sonra onu çılgın alevlerin içine atın!»
32- «Daha sonra onu, uzunluğu yetmiş arşın olan bir zincire vurun!»
33- «Çünkü o, büyük olan Allah’a iman etmiyordu.»
34- «Yoksula yemek vermeye destekçi olmazdı.»
35- «Artık bugün, kendisine hiç bir dost yoktur.»
36- «İrin ve kandan başka bir yemek de yoktur.»
37- «Bunu da hata edenlerden başkası yemez.»
38- Hayır! Gördüklerinize yemin ederim.
39- Görmediklerinize de.
40- Ki hiç şüphesiz o (Kur’an), yüce bir elçinin kesin sözüdür.
41- O, bir şairin sözü değildir. Ne kadar az inanıyorsunuz?
42- Bir kâhinin de sözü değildir. Ne kadar az hatırlayıp kendinize geliyorsunuz?
43- Âlemlerin Rabbinden bir indirilmedir.
44- Eğer o, bize karşı bazı sözleri uydurup söylemiş olsaydı.
45- Muhakkak onu sağ elle (bütün gücümüzle), kıskıvrak yakalayıverirdik.
46- Sonra onun can damarını elbette keserdik.
47- O zaman, sizden hiç kimse araya girerek bunu kendisinden engelleyip uzaklaştıramazdı.
48- Çünkü o (Kur’an) takva sahipleri için bir hatırlatmadır.
49- Elbette biz, içinizde yalanlayanların bulunduğunu biliyoruz.
50- Gerçekten o (Kur’an), küfre sapanlar için bir hasrettir (pişmanlıktır).
51- Ve şüphesiz o, kesin bir gerçektir.
52- Öyleyse, büyük Rabbini ismiyle tesbih et.